Girişimlerde yazılımcılarla ilişkileri ele aldığım yazılara devam ediyorum. Bu sefer, yazılımcıyla anlaşıp projenize başlamaya ikna ettikten sonra, söz konusu projenin nasıl yönetilmesi gerektiğine değinmek istedim.
Her şeyden önce, yazılımcıyı “yönetilecek kişi” olmaktan ziyade “birlikte çalışılacak kişi” olarak görmeyi önereceğim. Yazılım süreçlerinin teknik olmayan bir girişimci tarafından yürütülebilmesi zaten pek mümkün görünmüyor, lakin benzer herhangi bir durumda da yönetim sürecinin paylaşılmasının faydalı olacağını düşünüyorum.
Yazılım süreçlerini yazılımcıdan daha iyi kavramanız gerekmiyor, öncelikle onu netleştirelim. Bir girişimci olarak her şeye dair fikrinizin olması sizin için bir artı, lakin bütün yazılım sürecine üstten bakmak sizi büyük ölçüde yavaşlatacağından, mümkün olduğunca yazılımcının kendi süreç yönetimlerini -hatta bazen sizinkini bile- yapmasına alan bırakmak güzel sonuçlar verebilir.
Girişimlerin geleneksel şirketlerden ayrıldığı noktaların başında, hızlı karar alıp hızlı uygulamaya geçebilmesi gelir. Bu hızın teknoloji tarafındaki açılımı kimi zaman, daha önce yapılmış ürün altyapısını çöpe atmak ve yerine başka bir yapı oluşturmak da olabilir.
Bu tarz durumlarda, kararların tepeden inme değil de, yazılımcının da işin içinde bulunduğu bir ekip tarafından veriliyor olması, yazılımcının süreç içerisindeki motivasyonu açısından oldukça önemlidir. Bu alanda işinize yarayabilecek birkaç önerim var:
1- Aynı Noktadan Baktığınızdan Emin Olun
Aynı noktadan bakmaktan kastım, sürecin nasıl gelişiyor olduğunun herkes tarafından net bir şekilde anlaşılır hale getirilmesi. Bu bazen ofiste görünür bir yere asılacak bir tablo ile olabilir, bazen çevrimiçi proje yönetim araçlarınızda görünür alanlara yerleştirilen çizelgelerle.
Yol haritanızın netleşmesi, ekipteki herkes için büyük önem taşır. Yazılımcı içinse, kendi yapması gereken proje ile kendi dışında gelişen başlıkların bütünlüğünü oluşturabilmek açısından ciddi kolaylık sağlayacaktır. Bu sayede, yazılımcı, süreç içerisinde geliştiriyor olduğu ürünün yaratabileceği sonuçlara dair kendini motive edecek bir alan yaratabilmiş olur.
2- İş Listesini Şeffaf Hale Getirin
Bir girişimde, herkesin birbirinin o anda ne yapıyor olduğunu bilmesine gerek yoktur, lakin bunun kimi faydaları vardır. Örneğin, bir bütün olarak ekibin sürecin hangi bölümünde olduğunu net olarak ortaya koyabilmesi, yazılım gibi teknik ağırlıklı başlıkların bulundukları noktaları tam saptayabilmesi açısından kritiktir.
İş listesine dair efsanelerden bir tanesi, gizli tutulan işlerin aslında hiç yapılmıyor olduğudur. Bu kısmen doğru olabilir, zira bir girişimde bir işin gizliden yürütülüyor olması için gerçekten başka bir başlık altında düşünülüyor olması gerekir.
Şeffaflık hayatın her alanında olduğu gibi, bir girişimin hayat döngüsü içerisinde de kritiktir. Yazılımcınızdan da bunu beklediğinizi açıkça söylemenizi öneririm. Tam ve net olarak o gün nelerle uğraşıyor olduğunu biliyor olmanız, süreci daha iyi anlamanızı sağlayacaktır.
3- İşlerin Sahiplerini Tam Saptayın
Yazılım ve pazarlama arasında bir iş karışıklığı olmayacaktır, lakin pazarlama ve satış alanları arasında bu muhtemeldir. Satış ve iş geliştirme alanlarında da pek çok başlıkta işin sahibini anlama sorunu ortaya çıkabilir.
Yazılım alanında her zaman olmasa bile, özellikle yazılım ekibi büyümeye başladıkça, atılması gereken her adımın kim veya kimler tarafından atılacağının tam ve net olarak saptanmış olması gerekir. Bu durum ciddi şekilde kafa rahatlatır, motive eder.
4- İşler Yapıldığında Herkesi Haberdar Edin
Özellikle yazılım tarafında bir işin parçalarının her birinin bitirilmesinin ufak çaplı bir kutlamayı hak ettiğini söylemek isterim. Yeni bir müşteri bağlamak gibi, yeni bir özelliğin geliştirilmesini tamamlamak da önemli bir iştir ve ekip içerisindeki herkesin durumdan haberdar olmaya hakkı vardır.
İşin biraz eğlencesi gibi görünüyor olsa da, proje yönetimi sürecinde herkesin aynı noktadan bakıyor olduğunu netleştirmeye ciddi şekilde yardımcı olur.
Ya Sizce?
Yıllardır içinde bulunduğum yazılım şirketimin ardından, yakın zamanda girişimlere teknik konularda ve yazılımcılarla ilişkilerde danışmanlık vermeye başladım.
Bu kapsamda bir kitap da yazdım; ismi “Denklem: Girişimciler için Yazılım Dünyasında Hayatta Kalma Rehberi”. Kitaba buradan ulaşabilirsiniz.
Eğitimler ve atölyeler de yapacağımız sürecin her başlığında siz girişimcilerin fikirlerini önemsiyorum.
Dilerseniz Facebook , Twitter ve LinkedIn üzerinden bana ulaşmanız mümkün.