“Dinlenerek” diye cevaplayanlara; “ama çok işim var” diyebilirsiniz.
“Meditasyon yaparak” diyenlere; “ama odaklanamıyorum” diyebilirsiniz.
“Takmayın kafanıza” diyenler için cevabınız; “gel benim koşullarımda yaşa bir gün, tekrar konuşalım” olabilir.
“Kendinizi motive ederek” diyenler de olacaktır; muhtemelen karşılığında sorduğunuz “nasıl?” sorusuna cevaben binlerce YouTube videosu izlemek zorunda kalabilir ve yine de sonuç alamayabilirsiniz.
“Sağlıklı saatlerde uyuyun ve uyanın” diyenler; zaten yaşadığınız stresli koşulları göz ardı ettiklerinin kendileri de farkındalardır.
Hepimiz, farklı düzeylerde stresli hayatlar yaşarız. Optimum stres seviyesine erişene kadar önünde daha çok yol olanlarımız da vardır.
Burada yapılması gereken; bir sonraki işinize odaklanmaktır.
Bir sonraki işiniz, doğru sınırlarda tanımlandığında; sizi yorgunluktan, stresten, zaman yoksunluğundan, gelecek kaygısından ve uykusuzluktan kurtarabilecek gücü içinde barındırır.
Hızlıca yapabileceğiniz kadar ufak ama hayatınızı orta/uzun vadede değiştirecek kadar önemli işleri öne çekerseniz, yorgunlukla uğraşmanıza gerek kalmaz.
Zira, yorgunluk;
Uğruna hayatınızı harcayabileceğiniz bir umuda doğru hareket etmiyor olma durumuna denir.